Ankara’da Oyun Terapisi uygulayan M.E.B.’e bağlı eğitim merkezlerimiz, oyun terapisi uygulama yetkisine sahip sertifikalı oyun terapisti psikologlar ile hizmet vermektedir.
Ankara’da Oyun Terapisi uygulayan M.E.B.’e bağlı eğitim merkezlerimiz, oyun terapisi uygulama yetkisine sahip sertifikalı oyun terapisti psikologlar ile hizmet vermektedir. Özellikle çocuklar üzerinde uzmanlaşmış eğitim merkezlerimize, oyun terapisi hakkında bilgi almak için ulaşabilir ve ayrıca özel eğitime ihtiyaç duyan çocukların oyun terapisiyle desteklenmesi için merkezlerimizden yardım alabilirsiniz.
İçindekiler
Çocukların dili oyun, bizim ve çocuklarla aramızda iletişim kurmamızdaki en etkili yollardan biridir. Bu yüzden çocuklar için oyun terapisi çok önemlidir. Ebeveynlerde bunun önemini anladıkça oyun terapisi merkezi araştırmaya başlıyorlar. Oyun terapisinde çocuk kendini sözel olarak ifade etmek zorunda değildir. Bu da çocuk için oyun terapisini daha konforlu alan haline getiriyor. Konuşmadığı ya da konuşamadığı şeyleri davranışlarıyla ve oyuncaklarla dışarı yansıtıyor. Çocuğun korktuğu, kaygılandığı, streslendiği, öfkelendiği, üzüldüğü, mutlu olduğu ne varsa oyuncaklar sayesinde oyun odasında bunları yansıtır. Bu sırada oyun terapisti ne yapar derseniz, oyun terapisti işin uzmanı olduğu için benimsediği ekole göre çocuğun her hareketini yorumlar. Çocuğa seni olduğun gibi her halinle kabul ediyorum, varlığına saygı duyuyorum ve seni anlamaya çalışıyorum mesajını verir. Oyun terapisinde, her oyuncağın ve her davranışın anlamı vardır. Genel olarak oyun terapisi, çocuğun kendisini, problemlerini ve duygularını anlaması için kullanılan bir yöntemdir. Bunların yanında tutumlarını keşfettirerek çocuğu bunlarla yüzleştirip problemli davranış varsa çözüm üretmesini sağlamaktır. Bu sayede çocuk kendini tanırken, uzman ve ailede çocuğu tanımaya eşlik ederek birbirlerine nasıl davranacakları ve nasıl çözüm yolu geliştireceklerini de keşfetmeye başlarlar.
Oyuncakların hepsinin bir anlamı vardır. Bu oyuncakların özellikleri ve anlamları uzmanlar tarafından belirlenip yorumlanmaktadır. Her çocuğun mizacına ve iç dünyasına hitap edebilmek için her türden ve alandan oyuncakların bulunması şarttır. Bunlara örnek verecek olursak: Çiftlik hayvanları, hava hayvanları, deniz hayvanları, mutfak araç gereçleri, ev eşyaları, tamir aletleri, silahlar, polisler, askerler, doktorlar, ambulanslar, itfaiyeler, bebekler, ipler, toplar, ayıcıklar, boyalar, kuklalar, kumlar… ve daha nice çocuğun hayal dünyasına ve iç dünyasın hitap edecek nice oyuncaklar bulunmaktadır.
Oyun terapisini 2-12 yaş aralığında ki tüm çocuklar alabilir.
Merak edilen konulardan biri, oyun terapisini kimler alabilir? Bu sorunun cevabı doğrudan ve dolaylı olmak üzere çok geniş çaplıdır. Oyun terapisinin verildiği başlıca alanlara aşağıda ki başlıkta yer verilmiştir.
Çocuklar için kullanılmaktadır.
Çocukların dili oyun, kelimeleri oyuncaklardır. Çocuğun ruhsal anlamda varsa patolojilerini saptamak ve iyileştirmek için oyun terapisi kullandığımız yöntemlerden biridir. Çocuğun dışarda gördüklerini nasıl anlamlandırıp, gerçekliği içinde nasıl algıladığını görmemizi sağlar.
Çocukta oyunun terapötik gücünü sıralarsak;
Oyun terapisinde iki ana yöntem vardır. Çocuğun ihtiyacına ve duruma göre yöntem belirlenir.
Terapistin kuralları koyduğu ve seansta oynanacak oyunları önceden belirlemiş
olduğu oyun terapisidir.
Çocuğun istekleri doğrultusunda, onun belirlediği oyunlarla gelişen oyun terapisidir. Çocuğun mizacına ve çalışılacak konuya göre hangi terapi yönteminin seçileceğini uzman karar verir.
Oyun Terapisinde ekole karar verirken şuan ve burada, çalışılan konu, çocuğun içinde bulunduğu durum ve aile yapısı göz önünde bulundurularak seçilir. Doğru tek ekol yoktur. Önemli olan şartların gidişatına göre eklektik yöntemle ihtiyaca göre çocuğa yaklaşım modeli tercih edilmelidir.
Oyun Terapisi bireysel veya grup üzerine uygulanabilir. Terapi gruba uygulanacaksa çocukların yaşlarının ve gelişim dönemlerinin birbirine yakın olması önemlidir.
Aile, çocuğu oyun terapisine götürürken asla yalan söylememelidir. Seni Bi ablaya, abiye götürüyoruz ya da seni oyun parkına götürüyoruz gibi şeyler asla denmemelidir. Çocuğa hiç bir şey söylenmeden uzmanla karşılaştırmakta çocukta kaygı oluşturabilir. Çocuğu terapiye götürürken aile şu tarz cümlelerle hazırlamalıdır: Kendini keşfetmek ister misin? Oyuncakların olduğu bir yere gidiyoruz, burada sen oyun oynarken yanında bir psikolog olacak ve kendini keşfetme yolculuğunda sana eşlik edecek. Yapmak ve söylemek istediklerini kendin seçeceksin… Bu tarz açıklamalar çocuğun kendisini güvende hissetmesini sağlar ve kaygısını azaltır.
Oyun terapisi içinde kullanılan ve terapiyi destekleyen önemli diğer terapi ve teknikleri sıralarsak:
Oyun, masal, kum, kukla, drama… gibi terapiler çocuklarda özellikle geleceklerini ve kişiliklerini şekillendirme açısından elzem bir yere sahiptir. Özellikle sağ lobun güçlenmesini sağlayan ve birbirlerini tamamlayan terapi teknikleridir. Her ikisinin de amacı çocuğun kendini duygusal, düşüncesel ve davranışsal olarak ifade ederken daha rahat olmasını sağlamaktır. Sosyal yaşam içerisinde kişiliğini ifade ederken ve potansiyelini ortaya çıkartırken nerede nasıl davranması gerektiğini, nasıl konuşması gerektiğini ve duygularını nasıl yansıtması gerektiğini öğrenir. Stresle baş etme, problem çözme, eleştirel düşünme, iç görü kazanma, hayal gücü, kendini toplum içinde ifade etme, bilişsel esneklik, görsel, işitsel, sosyal zekâ, duygusal zekâ… gibi bir çok alanın gelişmesinde çok önemli rolü vardır.
Özel eğitimde oyun terapisi, uzmanların önerdiği ve eğitimle birleştirilerek özel çocuklarda kullanılması gereken elzem tekniklerden biri olarak görülmektedir. Özel eğitim sürecinde çocuk duygularını, düşüncelerini ve deneyimlerini oyun yoluyla güvenli şekilde ortaya koyabilmektedir. Anlatmaya ve anlaşılmaya ihtiyacı olan özel çocuklar, merkezine iletişimi koymuş olan ilişki temelli terapiyle duygu ve düşüncelerinde regresyon yaşayarak bunları oyun terapisi aracılığıyla uzmanla paylaşıp, rahatlar.
Oyun terapisinin disleksi üzerinde ki önemini anlamak için özgül öğrenme güçlüğünün çocuk üzerindeki etkilerini incelememiz gerekir. Özgül öğrenme güçlüğünün alt alanlarından biri olan disleksili bir çocukta en belirgin özellikler bireyin bilgi işleme süreçlerinde, kısa süreli bellek, uzun süreli bellek, çalışma belleğinde, bilgiyi saklama ve geri çağırmalarında farklılıklarının olmasıdır. Bu durum çocuğun ders konuları arasında bağlantı kurmasını zorlaştırmaktadır. Unutma, tekrarda zorlanma, okumada zorlanma, harfleri karıştırma, ödev yapmak istememe gibi sebepler derslerinden uzaklaşmasına neden olmaktadır. Çocuk kendini arkadaşlarından farklı hissetmeye başladığında ise özgüven, iletişim problemi, içe kapanma, kendini ifade etmekte zorlanma gibi psikolojik sorunlar başlamaktadır. Çocuğun oyun becerilerini ve oyuncakları kullanım becerilerini geliştirmek böylelikle oyun başlatabilme, devam ettirebilme, iletişim kurabilme, devam ettirebilme, kendini ifade edebilme, nesneler arası bağlantı kurabilme, oyuncağı kullanabilme, oyuncağı farklı bir nesneye çevirebilme, oyuncakları konuşturma, yönlendirme, yönetme, düzenleme, dizme, değiştirme, tekrar etme, plan yapma, hayal gücünü kullanma, özgüven, savunma mekanizması, sosyal beceriler… gibi konularda çocuk oyun içinde desteklenmektedir.
Önerilen Yazı: Disleksi
DEHB (dikkat eksikliği hiperaktivite bozukluğu) olan çocuklar okul da, ev de, arkadaş edinme de, akranla iletişim, toplumla etkileşim gibi çeşitli alanlarda sorunlar yaşamaktadır.
Günlük hayatta kullandığımız dikkat türlerini sıralarsak: Odaklanmış Dikkat, Bölünmüş Dikkat, Sürdürülebilen (sürekli) Dikkat, Edilgin (pasif) dikkat, Etkin (aktif) Dikkat, Seçici Dikkat… gibi dikkat türleri vardır. Dikkat eksikliği olan çocuklarda bu dikkat çeşitlerinden bir kaçı işlevini yerine getirmekte zorlanmaktadır. Bu durum çocukta kendini küçük yaşta göstermeye başlar. Örneğin DEHB’li bir çocuk oyunlarını sürdürmekte zorlanır. Oyuncaklarına zarar verir. Anne ve babasının uyarılarını istesede dikkate alamaz. Kısa sürede her şeyden hemen sıkılır, hemen bir oyuncaktan ötekine geçer. Hemen unuturlar, çok konuşurlar, her şeyi karıştırmak isterler. Dürtüseldir ve adeta kendini frenleyemez. Çevreye karşı yıkıcı davranışları vardır. Hiperaktiftirler ve ebeveynleri anlatırken kıpır kıpır, düz duvara tırmanır diye örneklendirir. Öfke kontrolleri zayıftır, birden sinirlenip kendisine ve çevreye şiddet gösterebilir.
Oyun terapisi DEHB tanısı alan çocukların kendilerini, duygularını, düşüncelerini ve davranışlarını nasıl şekillendireceklerini öğrenmelerine yardımcı olur. Kısaca bir uzman eşliğinde öz düzenlemesini nasıl yapacağını ve oyun eşliğinde kendini nasıl ifade edeceğini öğrenir. Bu beceriyi geliştirme zamanla çocuğun arkadaşlık ilişkilerine, ev ve okul hayatına, hatta derslerine kadar geniş çaplı bakılırsa dolaylı yoldan tüm hayatına etki eder.
Önerilen Yazı: Dikkat Eksikliği ve Hiperaktive Bozukluğu(DEHB)
Zekâ Geriliği (MR) olan bireyin bilişsel yetenekleri zayıftır. Çevreye adapte olmakta ve yaşına uygun davranmakta zorlanır. Muhakeme gücü, akıl yürütme, yorumlama, seçme, karar verme, analiz etme, problem çözme, ortama uyum sağlama, iletişim kurma, algılama, odaklanma, kavram,dil, öz bakım, öz düzenleme, sosyal hayat, gündelik hayat… gibi alanlarda zorlandıkları için destek eğitim almaları gerekmektedir. Oyun terapisinde çocuk uzman ile birlikte etkileşime girerek bilişsel yeteneklerini güçlendirir. Amaca yönelik davranışlar öğrenerek bu sayede evde, parkta, okulda, akranlarının içinde, toplumda… nasıl davranacağını ve kendini nasıl ifade edeceğini öğrenmesine destek verilir. Örneğin oyun içinde görev dağılımı yapılarak çocuğa sorumluluk verilir. Oyunu onun yönetmesini sağlayarak kendini işe yarar ve özgüvenli hisseder. Onun dilini, duygularını, davranışlarını anlamaya çalışan ve onunla birebir ilgilenilen çocukta aitlik duygusu gelişir. Böylelikle toplum içinde daha sakin, daha uyumlu, daha işlevsel davranışlarda bulunan bireyler olarak yer alırlar.
Oyun terapisinin otizmde yeri nedir, otizmde oyun terapisi önemli mi, otizmde oyun terapisi faydalı mı, oyun terapisi otizmli çocuklar üzerinde ne kadar etkili, otizm ve oyun terapisi yöntemleri, otizmde oyun terapisinin kullanımı, otizm spektrum bozukluğu olan çocuklarda oyun terapisi… gibi başlıklar otizmde en çok araştırılan konulardan biridir.
OSB / Otizm spektrum bozukluğuna müdahale ederken ve eğitim verirken, oyunun yerinin ne kadar büyük ve önemli olduğunu anlamak için öncelikle bu gelişim farklılığını çok iyi tanımak gerekir. OSB’nin en genel tanımına bakarsak, erken çocukluk döneminde sosyal etkileşim, iletişim ev dil gelişiminde gecikme, gerileme ve bozulma görülmesidir. Birey çevresiyle iletişim kurmakta zorlanır, bu yüzden de topluma uyum sağlamakta güçlük çeker. Her çocuğun dili olan oyunun amacı ise çocukla iletişim başlatıp duygu, düşünce ve davranışlarını keşfederek kendini ifade etmesidir. Çocuklar oyunla büyür, oyunla konuşur, oyunla anlatır. Sevinçlerini, üzüntülerini, korkularını kısaca tüm duygularını oyunla anlamlandırır. Çocukların görülmeye, duyulmaya, anlatmaya, anlaşılmaya, sevmeye, sevilmeye, fark edilmeye ihtiyaçları vardır. Otizmli çocuklar kendilerini ifade etmede ve anlaşılmada zorlandığı için bunlara kat kat ihtiyaç duyar. Bu eksikliği tamamlamak için hem bir uzmanla hem de aile içinde ve okullarda bol bol oyun aracılığıyla çocuğun iç dünyasını anlamaya çalışmalıyız.
Oyun terapisi bir uzmanla çocuğa uygun şekilde uygulandığında, otizmin en önemli semptomlarından biri olan çevreyle iletişim sorunu da zamanla ortadan kalkmaya başlar. Duygu ve düşüncesini oyun odasında özgürce ifade etmeye başlayan otizmli çocuklar, ilişki temelli bu yaklaşım sayesinde en zorlandıkları konu olan ilişkileri deneyimleyerek oyun aracılığı ile kazanmaya başlar. Oyun terapisi sırasında değişik roller üstlenen çocuk ilerde toplumda bürüneceği rollere hazırlanmış olur ve uzman eşliğinde yaşam rollerinin simülasyonunu canlandırmış olur. Bu nedenle doktorlar, psikologlar, çocuk gelişimciler ve özel eğitim uzmanları otizmde oyun terapisini önermekte ve uygulamaktadır.
Önerilen Yazı: Otizm Spektrum Bozukluğu
Yaş aralıklarına göre evde kaliteli vakit geçirmek ve çocuğun gelişimini desteklemek adına oyun önerileri bulunmak mümkündür fakat çocuğun davranışlarını, gelişim dönemini ve ruh sağlığını ölçmek ve anlamlandırmak için bir uzmandan destek almanız gerekir.
Bebeğin dünyayı tanıması için duyu organlarını kullanmasına yardımcı oyunlar,
Tekrarlanan oyunlar örneğin yüzünüzü kapatıp açarak Ce ee oyunu çok önemlidir.
Kendi bedenini ve annenin bedenini tanımak için sizinle saç çekme, ısırma, yüzünüze dokunma gibi oyunlar oynamasına izin verebilirsiniz.
Duygularınızı yüzüne yansıtarak bebeğin sizi taklit etmesini sağlayabilirsiniz,
Kalem, kağıt, lego gibi eşyalarla yaptıklarınızı taklit ettirmeye çalışabilirsiniz
Yiyecekler tanıtma,
kaba motor kullanımı, emekleme, yürütme
Dış dünyayı tanıtma
Anne baba ile çocuk oyunları, eşya bulmaca, güreş yapma
Sembolik oyunlar, mış gibicilik, hayali arkadaş ve evcilik gibi oyunlarla roller verip oynamasını isteyebilirsiniz.
Kum, su, hamur gibi nesnelere oynamasına izin verebilirsiniz.
Masal okuma, müzik dinleme, dans etme, koşma, zıplama, ip atlama, top oynama, deney yapma, parça birleştirme, kukla oynatma, grup oyunları gibi etkinlikler yaptırabilirsiniz.
Zekasını geliştirecek oyunlar, yarışa dayalı oyunlar, grup içinde uyum sağlaması gereken oyunlar, yaratıcılık, sanat, kurallı oyunlar, sokak oyunları
Yaratıcı sanat atölyeleri, spor, hobiler, bilim ve teknoloji, yazı yazma,
arkadaşlıklar edinme, sorun çözme, hayal kurmak
Psikolog Zeynep Demir
Bu form ile Oyun Terapisi talep edibilir, uzmanlarımızdan danışmanlık alabilir, karşılaştığınız problemleriniz için sizi arayabiliriz.